‘Sayfa’nın ‘Ekran’la Nafile Dansı: Kitap Yayıncılığının Kederli Sonbaharı
“Derin nefes alıyorum, göğsüm kabarıyor. ‘Yayına geçmek’, ateş emri vermek kadar güzel. Barikatlarda, pervazların arasına yaslanmış bir tüfek namlusu.” (Jules Vallès, 19. yüzyıl Fransız sosyalist gazetecisi) Kitap yayıncılığının kışına daha var, ama sonbaharı da uzak değil, hatta sonbaharının ilk günlerine girmiş olduğumuzu, yapraklarının en ufak bir esintide yerleri dolduracak kadar incelip zayıflaştığını söyleyebiliriz. Tabii, yayıncılıkta ‘yaz bitti’ rüzgârının sebepleri çok, özellikle 1995’lerden beri ‘yükselen bir dalga’ halinde seyrettiği varsayılan Türkiye’deki kitap yayıncılığındaki ‘köpüğün dağılması’nın tahribatını anlamak için de çeşitli etkenler üzerinde uzun uzun durmayı hak ediyor; nitekim bu yazı, selüloz kâğıda harf ve şekil basılı sayfalardan müteşekkil ‘kitap metaı’nın, ‘cari ve yaygın ticari değeri’nin gün geçtikçe biraz daha azalmasının sebeplerine kafa yormak amacıyla yazılıyor. Değişen, Okuma Teknolojisi Severek tercüme ettiğim kitaplardan Televizyon: Öldü...